Preloader gif

Çocuk Gözler…

Genel 08.08.2017
kitap sayfaları

Odanın kapısından baktım önce sessiz olmaya çalışarak. Uyuyorsa uyandırmak istemiyordum.

Yatağında uzanmıştı. Saçlarını yeni kestirmişler. Yüzü toparlanmış. İyi olmuş. Oyuncaklarını kucağına doldurmuş. Eline aldı bir tanesini, sevgiyle okşayıp yatağının yanındaki torbaya koydu.

Beni fark etti sonra. Çocuk gözleriyle baktı. Gülümsedi. Yorgundu yüzü. Hayli zayıflamıştı son gördüğümden beri.

Ama gözleri hiç görmediğim kadar çocuk bakıyordu. “İyi ki geldin! Birlikte yaramazlık yapalım mı?” der gibi…

Ürkekçe elimi kaldırıp selam verdim. Beni hatırlamazsa diye korkuyordum. Korkumu gizlemek için gülümsedim. İçeri girdim.

Benim geldiğimi fark edince kanepede oturmuş televizyon seyreden bakıcısı ayağa kalktı. Biraz daha zaman kazanmak için gidip öptüm kadını. Sonra yatağın yanına yürüdüm.

Ya hatırlamazsa… Kimsin diye sorarsa… Adımı söylesem birlikte güldüğümüz anlarımız gelir miydi aklına? Ya o zaman da hatırlamazsa…

Kendimi hatırlatmaya çalışmaktan korkuyordum, unuttuğunu fark edip üzülür diye. Ben böyle içimdeki sorularla boğuşurken o benden önce davrandı. Çocukça bir cesaretle belki de…

Dönüp yine o çocukça gülümsemesiyle hiç çekinmeden sordu. “Bu kim?”

Bakıcı o kadar kendinden emin bir gülümsemeyle baktı ki bana, sonra da dönüp cevap verdi, içim sızladı. Ben kendimden emin girememiştim odaya. Ama o kadın emindi kendinden.

Ona iyi baktığından, hatırlandığından ya da tanındığından… İçim sızladı işte. Bakıcı adımı söyledi. İkimizde ona bakıyorduk. Ben çekingen, o kendinden emin.

Adımı duyunca çocuk gözlerini bana çevirip gülümsedi. Sevindim bir an, gök doldu sanki salon salomanje bir odanın penceresinden içeri. Hatırladı işte!

Oyuncaklarından bir tane daha aldı sonra. Sevgiyle okşayıp torbasına koydu. Bana baktı tekrar. “Daha önce geldin mi sen?”

Yok… Hatırlamadı… Geldim dedim gülümsemeye çalışarak. Biraz düşündü. Hatırlamadı… Umursamadı da ama.

Bir oyuncak daha aldı eline. Gülümseyen gözleriyle bana uzattı. Çok güzelmiş dedim. Elime aldım oyuncağı. Onun gibi sevgiyle bakmaya çalıştım oyuncağa.

Elimde evirip çevirdim biraz. Sonra geri verdim. Yine aynı seremoniyle torbasına kondu oyuncak.

Nasıl devam etmem gerektiğini bilemedim. Bütün hırçınlıklarından sıyrılmış, unutmanın verdiği rahatlıkla gülen çocuk gözlerine baktım. Gitmek istedim hemen.

Haydi, oyna sen oyuncaklarınla dedim. Öptüm yanaklarından. “Nereye gidiyorsun?” dedi. Tekrar geleceğim dedim, hatırlamayacağını bilerek.
 

Boğazımda düğümlendi kuramadığım tüm cümleler. Aceleyle çıktım odadan… Çocukluğumun korku salan adamı dedemin odasından…

Küçük bir film önerisi: Alzheimer'ı ve ailelerini daha iyi anlayabilmek ve paylaşabilmek adına...

Sosyal Medyada Paylaş:
Twitter'da paylaş Facebook'ta paylaş Google+'ta paylaş Buffer'da paylaş Pinterest'te paylaş

“Çocuk Gözler…” için bir yorum bırak

Email adresiniz paylaşılmamaktadır. Tüm alanların doldurulması zorunludur * *

YORUM YAZIN:

Önemli Bilgilendirme : Kaos Günlükleri, Paragon Teknoloji A.Ş.’nin bir markasıdır. Bu sitede paylaşılan yazılar birden fazla yazar tarafından yazılıp, yazıların telif hakkı Kaos Günlükleri’ne aittir. Yazıların iznimiz olmadan paylaşılması halinde gerekli yasal işlemlerin yapılacağını belirtmek amacıyla bir bilgi metni oluşturulmuştur. Kaynak gösterip, gerekli izin alındıktan ve link verildikten sonra paylaşım yapılmasında bir sakınca yoktur. Detaylı bilgi için lütfen iletişime geçiniz.

2